ENEZ MEKTUBU
“SEÇİMİ KILIÇDAROĞLU MU KAYBETTİ?”
Ulaş DEMİRAY

Seçimlerin faturasını iyi niyetle, ya da utanmazca Kemal Kılıçdaroğlu’na kesme çabalarını bir aymazlık, bir korkaklık olarak değerlendiriyorum. 2 milyondan fazla mültecinin oy kullanmasından söz edildiği, tüm devlet imkanlarının utanmazca kullanıldığı, en üst düzeyden en çirkin iftiraların devlet eliyle yapıldığı bir seçimde bunları hiç olmamış sayarak Kılıçdaroğlu’na yüklenilmesi korkaklık değil de nedir? Bunları söylemekten çekinip, sadece Kılıçdaroğlu’na saldırılması böylelikle iktidarın aklaması insanlık mıdır?
Sadece bu kadar mı?… Bakalım….
***
Bu seçimde oyunu az da olsa arttıran tek parti CHP’dir. Üstelik 2018 seçimlerinde Muharrem İnce’nin aldığı oydan 15 Milyon daha fazla oy olan da Kemal Kılıçdaroğlu’dur.. İyi de o zaman seçim niye kazanılmadı?
- Sn. Meral Akşener’in hırçın ve suçlayıcı çıkışından sonra İYİ parti %5 oy kaybetti mi, etmedi mi? Nitekim İYİ P. 2018 seçimlerine göre de bu seçimlerde yerinde saydı; hatta çok az da olsa oy kaybetti. 4-5 ay önce Koray Aydın, “Diğer bileşenlere ve HDP’ye gerek kalmadan seçimi kazanmak için CHP ve İYİ P. oylarının, yeterli olacağını” iddia etmiyor muydu? İyi de ne oldu da yetmedi?
- En baştan beri özellikle yine Sn. Meral Hanımın “Seçilecek aday” inadı yerine “Olması gereken”Kılıçdaroğlu’nun seçilmesi için çaba sarf etmesi gerekmez miydi? “Seçim kazanılacak”diye İstanbul’dan, Ankara’dan vaz geçmenin mantıklı bir izahı var mıydı? “Canım, olur böyle şeyler” diyebilir miyiz?
- Muharrem İNCE’nin aday olması her ne kadar demokratik hakkı olsa bile tüm propagandasını sadece CHP’ye ve Millet İttifakı’na yönlendirmesinin akılla izah edilir bir yanı var mıydı? Bu sorumsuz ve zeka özürlü davranışın kararsız seçmenin önemli bir bölümünü Kılıçdaroğlu’ndan uzaklaştırdığını inkar eden çıkabilir mi? Bu ihaneti unutup da hala Kılıdaroğlu’na mı fatura kesmeye uğraşalım? Hala Muharrem Efendi’yi aklamaya mı çalışalım? Bu zatın toplamda en az %3 oranında bir zararının olduğunu hesap etmek yanlış mı?
- %15 oy bekleyen HDP ve bileşenlerinin Genel Seçimde % 9,8 oy oranında kalması, yani en az %5 oy kaybetmesi, Selahattin Demirtaş’a rağmen seçmenlerinin özellikle 2 nci turda %15 oranında sandığa gitmemesi de mi Kılıçdaroğlu yüzünden oldu?TİP’in popülist ve fırsatçı bir anlayışla seçime ayrı girmesi Başkanlık seçimine etki etmese de Milletvekili seçiminde muhalif cephenin daha az MV ile Parlamentoya girmesine neden olmadı mı?
- Yahu bu Sn. BABACAN+Sn DAVUTOĞLU AKP’den hiç yoksa toplamda %5-6 oy taşıyamazlar mıydı? Bu da mı Kılıçdaroğlu’na fatura edilecek?
- Deprem bölgesinde oy kullanan depremzedelerin tercihlerine karşı yükseltilen protestoların insani ve ahlaki olduğunu söyleyemeyiz. Ama keşke yeniden yaşamlarını sürdürmek için oy kullananların yerine; enkaz altında kalıp atalet ve beceriksizlik nedeniyle hayatını kaybedenler oy kullanabilseydi?… Çok fark ederdi.
***.
Seçime birkaç gün kala Enez’de genç bir öğretmen kardeşim, “Biz genç bir adaya oy vereceğiz” diyerek, İNCE ya da OĞAN’ı işaret etmişti. Bu kardeşlerimiz sadece “Genç aday” olmanın yeterli bir fazilet olmadığını umarım sonuca bakarak görmüşlerdir. Bu da çok güvendiğimiz Z kuşağının bu seçimin ne anlama geldiğini anlayamadığının ve hangi ölçütlerde oy kullandığının özeti idi..
Demek ki dünyanın kaç bucak olduğunu sadece telefon ekranına bakarak anlamak mümkün olmuyor. Özetle Z kuşağının büyük bir bölümü, genel olarak tercihini özgürlük, eşitlik, barış, adalet gibi insan olmanın gerektirdiği hasletler yerine TOGG, İHA, SİHA, gibi oyuncaklardan, savaşmaktan, intikamdan yana kullanmıştır. Z kuşağı ne yazık ki benim için bir hayal kırıklığı olmuştur.
Özellikle kırsaldaki kadınlarımız.. Onlar da ne yazık ki çoğunlukla sınıfta kaldılar..
Şimdi ne olmalı? Bunu da konuşmalıyız.. Yani devam edecek..
kesanhalkinsesi.com