Edirne Tabip Odası ile Keşan Belediyesi işbirliğinde Keşan’da hava kirliliği” toplantısı gerçekleştirildi

Edirne Tabip Odası ile Keşan Belediyesi işbirliğinde Keşan’da hava kirliliği” toplantısı gerçekleştirildi
Bu haber 15 Şubat 2016 - 14:10 'de eklendi ve 1.630 kez görüntülendi.

Edirne Tabip Odası’nın etkinlikleri çerçevesinde Keşan Belediyesi işbirliğinde düzenlenen “Keşan’da hava kirliliği” konulu toplantısı gerçekleştirildi.

tabip odası toplantı (3)

Keşan Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen toplantıya; Keşan Belediye Başkanı Opr. Dr. Mehmet Özcan ve Eşi Şengül Özcan, Belediye Başkan Yardımcısı Cengizhan Aktan, İlçe Sağlık Müdürü Ergün Kurtar, Özel Keşan Hastanesi Başhekimi Ali Haydar Yıldırım, Keşan Kent Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Karagöz, Keşan Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Arzu Akbunar ile vatandaşlar katıldı.

tabip odası toplantı (2)

ÖZCAN: <DOĞAL GAZ GELECEK KİRLİLİK BİTİYOR> DİYE DÜŞÜNÜRSEK HATA ETMİŞ OLURUZ”
Edirne Tabip Odası’ndan Dr. Zeynep Erişkin Kaya’nın sunumunda gerçekleştirilen toplantıda ilk olarak söz alan Başkan Mehmet Özcan, Edirne Tabip Odası’na Keşan’da hava kirliliğinin ele alınacağı bir toplantı düzenledikleri için teşekkür etti.

Keşan’ın Edirne’den sonra 2. büyük yerleşim yeri olduğunun altını çizen Özcan, “Bu gelişme süreci içinde birtakım problemlerle karşı karşıya kalıyoruz. Şu anda Keşan’ın en büyük sıkıntılarından biri de hava kirliliği. Keşan, tepede gibi görünse de etrafı dağlarla çevrili. İnversiyon nedeniyle hava kirliliği yaşanıyor. Keşan’da 2 ölçüm istasyonu bulunuyor ve anlık kirlilik ölçümleri yapılıyor. Ölçümler yapılmaya başlandığı an ilçenin havasının kirli olduğunun ortaya çıktı. Belediye ve Keşan olarak bugüne kadar kirlilik konusunda hiçbir şey yapmamış değiliz. 2004 yılında Belediye Başkanı olduğum dönemde Zorlu Grubu’na giderek görüştük 2005 yılında Enerji Piyasası Denetleme Kurumu’na Keşan’ın doğalgaz kapsamına alınması için görüştük. 2013 yılında Bakanlar Kurulu, çıkardığı genelge doğrultusunda elektrik abone sayısının %60’ının 335 TL ön abone bedeli yatırması halinde Keşan’ın doğalgaz yatırım programına alınacağını bildirdi. ilk 6 ayda 32, 2. 6 ayda 50 kişi para yatırdı. Daha sonra dönemin Edirne Milletvekili ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun girişimiyle %60 abone sayısının %15’e indirildi. Daha sonra doğal gaz platformu oluşturuldu ve 6 ay boyunca kahve kahve gezdik. Ön abone bedelini yatıran kişi sayısında bin 800 kişiyi geçemediğimiz için Belediye Meclisi’nden ön abone bedelini yatırmak için taahhütte bulunduk. Edirne eski Valisi Dursun Ali Şahin’in de üstün gayretleri ile EPDK’ya ve Zorlu Grubu’na müracaat edildi ve firmanın 2015’in Kasım ayında bölgede daz dağıtımını üzerine aldığını açıkladı.” dedi.
3 hafta kadar önce Zorlu Grubu’nun alt firması olan GAZDAŞ ekiplerinin Keşan’a geldiğini, ön çalışmaların yapıldığını ve gaz dağıtımı konusunda Keşan’ı 8 bölgeye ayırdıklarını söyleyen Özcan, ilçeye gazın Türkiye-Yunanistan Doğal Gaz Boru Hattı’ndan Siğilli Köyü yakınlarına bırakılan take off çıkış vanasından verilmesinin planlandığını ve o bölgede basınç düşürme ünitesi yapılacağını ve ilçeye verilecek gazın içerisinde sarımsak kokusuna benzer bir kokunun da konulacağını ifade etti.
Keşan’a doğal gazın Keşan Atatürk Stadı bölgesinden başlanarak verileceğini dile getiren Mehmet Özcan, Kasım 2016 sonu itibariyle ilk doğal gazın kullanılmaya başlanacağını söyledi.

4 yıldır Makine Mühendisleri Odası’yla birlikte çalıştıklarını, kazan denetimleri konusunda odadan üye istediklerini, Çevre Bakanlığı’ndan kontrollerle ilgili yetki aldıklarını, kontrol noktalarında kömür denetimleri ve kazan dairelerinde denetimler yaptıklarını ifade eden Özcan, şunları söyledi: “<Doğal gaz gelecek kirlilik bitiyor.> diye düşünürsek hata etmiş oluruz. Aralık ayında Belediye Meclisi toplantısında Keşan’a Trakya menşeli kömürün sokulmaması yönünde tavsiye kararı aldık ve İl Mahalli Çevre Kurulu’ndan da bir karar alınmasını istedik. Doğal gaz kullanan Edirne’de bile doğal gaz kullanımını %50 civarında. Biz de %50 ya da %60’ı bulduk diyelim. Yine en az %40 diğer yakıtları ısınma maksatlı kullanacak. Bir de trafikteki araçların yarattığı kirlilik var, inversiyon dönemlerinde hava kirliliğine bunların da katkısı var.” Mehmet Özcan, sadece doğal gazın kullanılmasının kirlilikten kurtulmaya yetmeyeceğini, ilave önlemler alınması gerektiğini, doğal gaz almayacak apartmanlara eskiyen kazanlarını stoker azanlarla değiştirilmesini isteyeceklerini, yeni inşaat yapanlara dönüşebilen kazan takmalarını isteyeceklerini dile getirdi.

tabip odası toplantı (5)

TANRIKULU: “AKICILAR DA İDARECİLER DE VATANDAŞ DA SORUMLUĞUNU BİLECEK”
Edirne Tabip Odası Başkanı ve Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Dr.Ertuğrul Tanrıkulu konuşma yaparak, Edirne Tabip Odası olarak halk sağlığına büyük önem verdiklerini belirten Tanrıkulu, “Keşan Belediyesi’nin yaptığı çalışmaları yakından biliyorum. Bu işin önlenmesi için iki ayak ve biri halk biri de idareci ayağı. Bu işin ilgili kurumları sırasıyla; Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik bakanlığı, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Edirne Valiliği, Edirne Sağlık Müdürlüğü, Edirne Halk Sağlığı Müdürlüğü, Keşan Kaymakamlığı, Keşan İlçe Sağlık Müdürlüğü ve en son Keşan Belediyesi. Herkes sorumluluğu çerçevesinde hareket edecek. Yakıcılar da idareciler de vatandaş da sorumluğunu bilecek.” dedi.
Tanrıkulu, Edirne’de Hacıkuşlar, TOKi ve yeni Devlet Hastanesi’ni yaparak İl’in hakim rüzgarlarının bina yapılaşmaları ile ortadan kaldırdıklarını anlattı. Tanrıkulu, şunları söyledi: “Rantın, paranın olduğu yerde olumsuzlukları durduramıyoruz. Znginler çocukları sevmiyor mu diye konuşuluyor, hayır zenginler çocukları seviyor ama kendi çocuklarını. Oysa biz tüm çocukları sevmeliyiz. İnşallah hepimizi geleceğimiz konusunda aklımıza başımıza devşiririz.” dedi.

tabip odası toplantı (6)
AYŞEGÜL ARSLAN AYDIN: “BELEDİYEMİZCE YAPILAN ÇALIŞMALAR SONUCUNDA HAVA KİRLİLİĞİNDE % 20 ORANINDA BİR DÜŞÜŞ SAĞLANDI”
Çevreden Sorumlu Belediye Başkan Yardımcısı Makine Mühendisi Ayşegül Arslan Aydın, ilçede ısınma amacıyla katı yakıt kullanıldığını belirterek, “Bütün fosil yakıtlar yakıldığında atmosfere; karbondioksit, karbonmonoksit, kükürtdioksit, kurum gibi çeşitli kirleticiler atmakta. İlçemizdeki hava kirliliği de bu yakıttan kaynaklanmakta. Ancak bölgemizde çıkartılan kömürlerin; kükürt içeriğinin, nem ve kül değerlerinin yüksek olması, düşük kalorili olması, yakma tekniklerine yeterince uyulmaması, tesisat ve binalardaki ısı yalıtımlarının yetersiz olması, İlçemizdeki hava kirliliğini daha da arttırmaktadır. Bütün bunların yanında; ilçemizin sahip olduğu vadi yapısından dolayı rüzgarlar zaman zaman düşük hızlarda esmektedir, Bazı durumlarda da hava sıcaklığı, yükseklikle azalacağı yerde artarak inversiyon denilen hava olayı gerçekleşmektedir. Bu şekilde kirli hava, şehrimizin üzerinde hapsolarak birikmekte ve hava kirliliği daha yoğun hissedilmektedir.” dedi.
Hava kirliliğinin ilçemizde sorun olarak yaşandığı 2009 yılından bu yana yerel yönetim olarak çözüm odaklı çalışmalara başladıklarını vurgulayan Arslan Aydın, sözlerine şöyle devam etti: “Kirlilikte önemli bir etken olan kömürdeki kükürt oranını nasıl düşürebileceğimizle işe başladık. Bu konuyla ilgili ülke genelinde deneysel çalışmaları ve yapılan uygulamaları inceledik. Yanma sırasında kömüre kireç karıştırıldığında, kireçteki kalsiyum ile kömürdeki kükürt reaksiyona girerek kalsiyum sülfata dönüşmekte ve kazanda kalarak bacadan çıkan kükürtdioksit oranını düşürdüğü bilinmektedir. Teknik bir konu olduğundan dolayı İlçemizdeki makine mühendisleri ile toplantılar yaptık. Makine Mühendisleri Odası’ndan baca gazı ölçüm cihazı talep ettik.
Makine Mühendisleri Odası ile kazan dairelerinde yapılan ölçümlerle kömüre kireç katılmasının avaya salınan SO2 (kükürtdioksit) miktarını önemli ölçüde düşürdüğünü belgeledik. İlçemizdeki kömür üreticileri ile bir araya gelerek kömürün yanında kirecin üreticiler tarafından verilmesini sağladık. Yakılması kirlilik yaratan kömür torbalarının daha sağlıklı geri dönüşümünü sağlamak için, kömür üreticilerine getirilen boş kömür torbaları için, ateşçilere ücret ödenmesi konusunda kömür üreticileri ile mutabakata vardık. Belediyemizce, kömüre kireç karıştırılması konusunu İlçe Hıfzısıhha Kuruluna taşıyarak karara bağladık. Yine bu konuyu İl Mahalli Çevre Kurulu’na taşıyarak kararlara girmesini sağladık. Belediyemizce yapılan bu çalışmalar sonucunda; İl Mahalli Çevre Kurulu en son kararlarına <Yerli kömürlere %4 oranında toz kireç karıştırılacaktır.> maddesini ekledi. Hava kirliliği konusunda farkındalık yaratmanın eğitim ve bilinçlendirmeyle sağlanabileceği anlayışıyla her kış dönemi öncesinde yakma sistemleri ve kararlarının uygulanması konularında İlçemizdeki ateşçiler ve bina yöneticileri ile toplantılar yaptık. İlçe genelinde uyulması gereken kuralları içeren el broşürleri dağıttık. Kış sezonu boyunca oluşan hava kirliliğini kontrol altına alabilmek ve ilçemize kaçak kömür girişini önlemek amacıyla Kömür Kontrol Noktası oluşturduk. İdari aptırım konusunda yetkilerimizi genişletmek için 2013 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ısınmadan kaynaklanan Katı Yakıt Denetimi Yetki Belgesi’ni aldık. Yetki devrini aldıktan sonra, 14 kömür satış firmasından numuneler alarak analize gönderdik. 2013 yılından itibaren Çevre Denetim Ekiplerimiz ve İlçemizdeki makine ühendislerinin katılımıyla çevre denetim ekiplerimiz tarafından yaklaşık 2 bin adet kazan dairesi ve kazan kontrolü yaptık. 83 apartman yönetimine idari yaptırım uyguladık. İlçemizde bulunan yaklaşık bin kazan dairesini yerinde her açıdan inceleyerek detaylı bir envanter oluşturduk. Denetime gittiğimiz kazan dairelerinde ateşçilere ve bina yöneticilerine yakma yöntemleri, izolasyon, havalandırma, duman borusu ve baca temizliği, kömürün kireçle harmanlanması, yakma saatleri vb. konularda bilgilendirmeler yaptık.” dedi.
Basit tedbir ve çalışmalarla çok ciddi iyileştirmeler yapılabileceğini sunum destekli anlatan Ayşegül Arslan Aydın, konuşmasını şöyle tamamladı: “2012-2013 kış sezonunda Marmara Bölgesi Temiz Hava Merkezi Marmara Bölgesinde 39 adet hava kalitesi izleme istasyonu kurdu. Bu istasyonlardan bir tanesi de ilçemize kuruldu. Ancak tek bir noktadan ölçümlerin yeterli olmadığını düşünerek Valilik Makamından seyyar ölçüm cihazı talebinde bulunduk. Bölgesel kirlilik farkını görebilmek için gelen 3 seyyar ölçüm cihazını farklı mahallelere kurdurtarak ölçüm sonuçlarını sürekli izledik. İnversiyon dönemlerini de takip ederek sistemimizde kayıtlı bulunan tüm ateşçilere ve apartman yöneticilerine kısa mesajla, kirlilik ve inversiyon durumuna göre değişen yakma saatleri ve kazanın günde kaç kez yakılacağı ile ilgili bilgilendirmeler yaptık. Anons ve basın açıklamalarıyla kamuoyunu haberdar ettik. Yapılan bu çalışmalar sonucunda 2014 ve 2015 kış dönemindeki SO2 değerleri tablosunu incelediğimizde sonuçlarda bir düşüş olduğunu görmekteyiz. SO2 değerlerindeki %15-20’lik düşüş ilçemizdeki kirliliği sınır değerlerin altına düşürdü mü? Kazanların yoğun olarak yakıldığı saatlerde elbette düşürmedi. Küçük bir değer de olsa daha az kirli havayı solumamızı sağlayacak ne varsa yapma sorumluluğuyla davrandık. Belediyemizce yapılan çalışmalar sonucunda
hava kirliliğinde % 20 oranında bir düşüş sağlandığı alınan verilerle tespit edilmiş olsa da; kirliliğin sınır değerlerin altına düşürülmesi için alınması gereken önlemlerin en başında, ilçemize doğal gazın getirilmesi olacağını biliyorduk. Çevre; miras değil gelecek nesillere devredilecek emanettir.” dedi.

tabip odası toplantı (7)

ÇAĞLAR: “HAVA KİRLİLİĞİNİN ÖNLENMESİ YOLUNDA ÇABA SARF ETMEK TEMEL HEKİMLİK”

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tuncay Çağlar sunum yaparak,Hava kirliliğinin, sigara kadar sağlığa zarar verdiğine dikkat çeken Çağlar, şunları dile getirdi: “Çok sayıda insan, hastalıklarının gerçek nedeninin hava kirliliği olduğunu bilmeden hastalanmakta ya da yaşamını yitirmekte. Ülkemizde her yıl 2879’u kömürlü termik santral kaynaklı olmak üzere yaklaşık 29 000 insan, hava kirliliği nedeniyle yaşamlarını kaybetmektedir. Kömürlü termik santrallerden çevreye yayılan parçacık maddeler yüzlerce kilometre uzaklarda bile hastalıklara neden olabilmektedir. Bu nedenle kömürlü termik santraller en temel insan hakkı olan temiz hava soluma hakkını ihlal etmektedir. Türkiye’de hava kirliliği limitleri, Dünya Sağlık Örgütü’nün tespit ettiği limitlerin üzerindedir. Türkiye’nin enerji politikaları hava kirliliğinin en önemli nedenlerinden biri olan termik santrallerin yeni yapılacaklarla birlikte hava kirliliğinin artmasına neden olmakta ve halk sağlığını tehdit etmektedir. Hava kirliliği bugün en önemli sağlık gündemini oluşturmaktadır.” dedi.
Hava kirliliği kalp, akciğer ve solunum yollarını etkileyerek akciğer kanseri, mesane kanseri, felç, iskemik kalp hastalıkları, kalp krizleri, kalp yetmezliği, KOAH ve astım gibi hastalıklara neden olduğuna dikkat çeken Tuncay Çağlar, şunları söyledi: “Hava kirliliği çocukların sık solunum yolları enfeksiyonu geçirmesine, akciğer gelişimlerinin yetersiz olmasına neden olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nün araştırmalarına göre çevresel hava kirliliği 2012 yılında 3,7 milyon kişinin erken ölümüne sebep oldu ve en büyük çevresel sağlık tehdidi olarak listelendi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ölçümlerine göre, Türkiye’de en kirli havasına sahip Keşan’da insanlar nefes almakta bile güçlük çekiyor. Keşan’da son yıllarda alınan önlemlere rağmen hava kirliliğinin önüne geçilemedi. Yakıt olarak linyit kömürünün kullanıldığı ilçede özellikle akşam saatlerinde aynı anda yakılan kalorifer ve sobalar nedeniyle kente adeta sis çökerken, yurttaşlar yoğun kükürt gazı nedeniyle nefes almakta bile güçlük çekiyor. İlçede solunum yetmezliğine bağlı hastalıklarda ise artış gözleniyor.” dedi.
“Ülkemizde her yıl 29000 kişinin hava kirliliği nedeniyle öldüğü tahmin edilmektedir. Bu rakam ülkemize her yıl trafik kazalarında kaybedilen insan sayısının 6-7 katıdır. Hava kirliliğinden en fazla etkilenen çocuklardır. Hava kirliliği çocuklarda solunum fonksiyonlarının gelişiminin gerilemesine ve çocuklardaki en önemli kronik hastalık olan astımın oluşmasına yol açar. Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde büyüyen çocukların akciğer fonksiyonlarında gerileme gösterilmiştir. Ayrıca hava kirliğine maruz kalan çocuklarda solunum yolu enfeksiyonu sıklığı yüksektir. Hava kirliliğinin kalp damar hastalıkları üzerine olumsuz etki gösterdiği bilinmektedir. Damarların sertliğinin gelişiminde önemli rol oynadığı düşünülmektedir. Uzun süreli hava kirliliğine maruz kalanlarda kalp damar hastalıklarında artışa neden olmakla birlikte, pıhtı oluşumu, kalpte ritim bozukluklarına yol açar. Kirli hava solumak insan hakkı ihlalidir ve yaşamı tehdit eder. Hekimler hastalıkları tedavi etmek kadar hastalığı ortaya çıkan nedenlerle de savaşmalıdır. Bu nedenle hava kirliliğinin önlenmesi yolunda çaba sarf etmek temel hekimlik görevidir.Unutulmamalıdır ki nefes almak için sağlıklı bir akciğer kadar sağlıklı bir çevre ve temiz havaya da ihtiyaç vardır.” dedi.
Çağlar’ın ardından etkinliğe katılanlar konu hakkında paylaşımlarda bulundu.

tabip odası toplantı (4)
KURTAR: “KAYMAKAMLIĞIN DAĞITTIĞI KÖMÜRLERDEN NUMUNELER ALINIYOR”
İlçe Sağlık Müdürü Ergün Kurtar konu hakkında şunları söyledi: “Keşan’daki hava kirliliği konusunda en başından beri yakından ilgileniyoruz. Belediyenin çalışmalarını takdirle karşılıyoruz. Ancak en önemli etken olan vatandaşımızın da duyarlı olması çok önemli. Her şey belediyeye yıkılarak olmaz. Aynı zamanda ben Kaymakamlık’ın vakıf üyesiyim. Bizim yardım amacıyla dağıttığımız kömürlerden inanın numuneler alınıyor. Kömür alınan firmalar da akredite olan firmalar. Numune sonuçlarına göre çıkan değerler de kriterler dahilinde.” dedi.
AKTAN: “SON BİRKAÇ YILDA BİNLERCE HEKTAR ORMAN VARLIĞI ENDÜSTRİYEL PLANTASYON ADI ALTINDA YOK EDİLDİ
Belediye Başkan Yardımcısı Cengizhan Aktan da Keşan’ın 20 kilometre mesafesi içinde son birkaç yılda binlerce hektar orman varlığının endüstriyel plantasyon adı altında yok edildiğini söyledi.
Aktan, “Orman İşletme de ticaret yapıyor olabilir ama daha önce bir bölgeyi kesip yerine ağaç dikip diğer bölgeye geçiyorlardı. Bu seferkinde 50 yıllık ağaç varlığı bir seferde kesildi. Bu kadar ağaç kesiminin hem iklim hem de hava kirliliğine ciddi olumsuz etkisi olacağını düşünüyorum.” dedi.
Yapılan bu konuşmalarda; alternatif enerji kaynaklarına yönelinmesi, bölgedeki ağaç varlığının artırılması, baca filtresi kullanılması, güneş enerjisinin soruna alternatif bir çözüm olabileceği dile getirildi. Toplantıda ayrıca, bölgenin hakim rüzgarlarını engelleyecek ve yönünü değiştirecek şekilde yapılaşmanın önüne geçilmesi gerektiği belirtildi.
www.kesanhalkinsesi.com

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER